Kısa Bir Mola

      Herkese merhaba... Kitaplar, alır götürür bizi değil mi? Zihnimizde bir sinema gibi canlanır okuduklarımız. Çok güzelse eğer içimize işler her bir satır. Bir de yazarın üslubu samimiyse... Değmeyin keyfimizee...     Bu aralar okumaya çalıştığım ama vizelerden dolayı pek fırsat bulamadığım kitap, Metin HARA,Yol. Yeni çağın dervişinden, aşkın, yeniden doğuşun, farkındalığın, sınırsızlığın, değişimin ve şifanın yol rehberi yazıyor kapağında.  Metin HARA'nın eğitim üçlemesi başlıklı kitaplarının birincisi oluyor yol. Kitabımız bir kişisel gelişim kitabı olup fizyoterapist Metin HARA'nın sizlerle sohbet eder gibi yazdığı bir kitaptır. Henüz kitabın başlarındayım ve okuduğum kadarıyla öğrendiğim: algı değişimi hislerin değişiminde etkili oluyormuş ve yaşadığımız hayat var olan değil bizim algıladıklarımızmış. Yani kötü bir gün kimi için hiç de öyle değil. İyi bir gün de aynı şekilde olabilir. Tamamen bize bağlı anın, günün ve bütün bir ömrün güzel o...

     Hey merhaba:). Jazz müzik sever misiniz? Peki bu tarzı yalnızca restoranlarda ya da kafelerde mi dinliyorsunuz?  Size bir kaç önerim olacak.... Jazz ile tanışmam çok yeni, yalnızca bundan bir kaç yıl öncesine dayanıyor. Hani biri çıkar ya karşınıza, kanınız ısınır. İşte bu dersiniz. Öyle ısındım ben bu müziğe. Her bir müzik aleti ruhuma işliyor ve zihnimi hem dinlendiriyor hem de harekete geçiriyor. Bu nasıl oluyor ben de anlamıyorum. :)      Bu tarzın pek çok türü var: waltz, soul,  classic... gibi gibi:) Sözlü ya da sözsüz, her iki şekilde de şarkılar var. İşlerinizi yaparken birkaç söze eşlik edebilecek durumdaysanız sözlü, tam konsantre olayım diyorsanız sözsüz, özellikle de waltz, türünü tavsiye ederim. :) Ben ders çalışırken dinliyorum waltz türünü ve odaklanmama yardımcı oluyor. Tek bir ritimden oluşmadığı için dikkat kesilip takip etmenize gerek kalmıyor ve zaman zaman dikkatim dağıldığında, denk ...

Merhabaaa... Bir önceki yazımın sonunda sizlere odaklanmayı artırdığı kanıtlanmış parçalardan bahsedeceğim demiştim. Ve işte bahsediyorummm.. Bu parçalarrrrrrrr: Özellikle largo tempolu 60 vuruşlu 4/4 veya 3/4 ölçülü "barok müzik" parçalarıdırr:) Parçalar hafif hareketli klasik müziklerden oluşur ve dinlerken bize tatlı, küçük hayaller yaşatır.  Uçar gidersinizzz :) Bu ölçüdeki ve tarzdaki müzik parçalarını Melik Duyar'ın sayesinde tanıdım. Kendisinin bio-ritmik largo ve konsantrasyon adındaki setinde benim de dinlediğim pek çok parça var. Amaaaaa Tabiki size bu seti alın demiyorum illa. Odaklanmaya faydalı müziklerin 60 vuruşlu, 3/4 ya da 4/4 ölçülü olduğunu artık biliyoruz.  S...

Merhabaaa... Sizlerle faydalı, eğlenceli ya da dikkate değer bulduğum tüm bilgileri paylaşmakta kararlıyım! Evettt, konumuz müzik ve odaklanma. Bu konuyla ilgili yazılarımdan ilki olacak bu yazı ve umutla diliyorum ki devamı da gelecek. ,      Kitap okurken, kek yaparken hatta ders çalışırken size tatlış melodilerle eşlik edecek bir müzik grubu, çok iyi bildiğimiz ve çok sevdiğimiz MFÖ. Şahsen ders çalışırken ya da kitap okurken sözsüz müzikleri tercih ediyorum dikkatimi toplamak adına. Fakat MFÖ farklı. Sözleri ne olursa olsun ruhumda uyandırdığı o hoş, sakin ve neşeli his lütfen beni hiç bırakmasın! Diğer sözlü şarkılara oranla dikkatimi daha az dağıtıyor ve yaptığım işten daha çok keyif almamı sağlıyor böylece daha iyi odaklanıyorum. Sözleri kah eğlenceli kah acı gerçek dolu ama ne olursa olsun sen çok yaşa MFÖ. Mesela Ali Desidero şarkısının sözleri süper. İşimin sıkıcılığını diplerde yaşadığımda bu şarkı alır  beni. Enerjimi artırır, sıkıntımı alır ve tam...

Geçtiğimiz haftasonu sinemalarda izlediğim film: Annemin Yarası... Konusu: Salih on sekiz yaşına geldiğinde kayıp ailesini bulmak üzere kaldığı yetimhaneyi terk eder ve babasını ararken bir çiftlikte işe başlar. Hiç beklemediği bir anda hayalindeki yuvayı bulmuştur. Heyecan ve tansiyon yükseldikçe yeni sırlar da su üstüne çıkar. Salih geçmişinden kurtulup bu yuvada mutlu olabilecek midir?Çekimleri Sırbistan, Bosna-Hersek, Hırvatistan ve Türkiye'de yapılan 'Annemin Yarası' filminin başrollerini Ozan Güven, Meryem Uzerli, Belçim Bilgin, Okan Yalabık ve Bora Akkaş paylaşıyor. Filmin yönetmen koltuğunda Ozan Açıktan oturuyor.  Film beni kah duygulandırdı kah gülümsetti. Bir kez daha ailem yanıbaşımda olduğu için mutlu oldum.Filmde sırrı ısrarla saklayan babanneye bir türlü ısınamadım.( Filmde babanne Salih'in annesinin yarasını bilen kişidir ve bu yarayı örtmek için on beş sene boyunca gelinini psikyatri ilaçlarıyla uyuşturmuştur.) Filmi izledikten sonra anladım ...

Herkese merhaba. :) Ben Ece. Bloguma hoş geldiniz. Blog açma konusunda beni yüreklendiren ve destekleyen Yeni Yüzyıl Üniversitesi'nden arkadaşım Nurdan Oktay'a çok teşekkür ederim. Elbette yaptığım her işte beni destekleyen ve motive eden çok değerli arkadaşlarıma da buradan teşekkürlerimi iletiyorum.Başlığımız "Molaya hazır mısınız?". Oldukça ilginç değil mi? Bir insan nasıl molaya hazırlanır ya da hazır olur ki? Böyle bir soruyla başlangıç yapmak istedim çünkü paylaşımlarım sadece boş zamanlarınızda zihnimizi meşgul etmek için yapılmış olmayacak. Elimden geldiğince her paylaşımın sonunda sizlere faydalı bulduğum bir bilgi sunmaya da özen göstereceğim. Böylece hep birlikte hem eğlenecek hem düşüneceğiz. Paylaştığım bilgilerin uzun olmamasına da özen göstereceğim.Yazılarımın haftada bir yayımlanmasını planlıyorum.Birlikte hayatı bu kanal üzerinden paylaşmak üzere, görüşmek üzere...