Annemin Yarası
Geçtiğimiz haftasonu sinemalarda izlediğim film: Annemin Yarası...
Konusu: Salih on sekiz yaşına geldiğinde kayıp ailesini bulmak üzere kaldığı yetimhaneyi terk eder ve babasını ararken bir çiftlikte işe başlar. Hiç beklemediği bir anda hayalindeki yuvayı bulmuştur. Heyecan ve tansiyon yükseldikçe yeni sırlar da su üstüne çıkar. Salih geçmişinden kurtulup bu yuvada mutlu olabilecek midir?Çekimleri Sırbistan, Bosna-Hersek, Hırvatistan ve Türkiye'de yapılan 'Annemin Yarası' filminin başrollerini Ozan Güven, Meryem Uzerli, Belçim Bilgin, Okan Yalabık ve Bora Akkaş paylaşıyor. Filmin yönetmen koltuğunda Ozan Açıktan oturuyor.
Film beni kah duygulandırdı kah gülümsetti. Bir kez daha ailem yanıbaşımda olduğu için mutlu oldum.Filmde sırrı ısrarla saklayan babanneye bir türlü ısınamadım.( Filmde babanne Salih'in annesinin yarasını bilen kişidir ve bu yarayı örtmek için on beş sene boyunca gelinini psikyatri ilaçlarıyla uyuşturmuştur.) Filmi izledikten sonra anladım ki mutluluklar gibi acılar da yaşanmalı gereğince. Gülümsemekten çekinmediğimiz gibi ağlamaktan da çekinmemeliyiz yeri geldiğinde. Acı da sevinç de insanlar içindir ve bunları bastırmaya çalışmak oldukça gereksiz hatta zararlıdır. Bir yarayı sardığını sanıp saklamak ancak oyalanmak olarak nitelendirilebilir ve bu durum on beş yıl bile sürse mutlaka her şey ortaya çıkacaktır.
"Boş yere canı yanmaz insanın. Ya bir eksiklik vardır geleceğe dair ya da bir fazlalık geçmişten gelen." Fuzuli
İşte bu yazının bilgilendirici linki. Ayrıntılı bilgiler buradaaa...:)
Konusu: Salih on sekiz yaşına geldiğinde kayıp ailesini bulmak üzere kaldığı yetimhaneyi terk eder ve babasını ararken bir çiftlikte işe başlar. Hiç beklemediği bir anda hayalindeki yuvayı bulmuştur. Heyecan ve tansiyon yükseldikçe yeni sırlar da su üstüne çıkar. Salih geçmişinden kurtulup bu yuvada mutlu olabilecek midir?Çekimleri Sırbistan, Bosna-Hersek, Hırvatistan ve Türkiye'de yapılan 'Annemin Yarası' filminin başrollerini Ozan Güven, Meryem Uzerli, Belçim Bilgin, Okan Yalabık ve Bora Akkaş paylaşıyor. Filmin yönetmen koltuğunda Ozan Açıktan oturuyor.
Film beni kah duygulandırdı kah gülümsetti. Bir kez daha ailem yanıbaşımda olduğu için mutlu oldum.Filmde sırrı ısrarla saklayan babanneye bir türlü ısınamadım.( Filmde babanne Salih'in annesinin yarasını bilen kişidir ve bu yarayı örtmek için on beş sene boyunca gelinini psikyatri ilaçlarıyla uyuşturmuştur.) Filmi izledikten sonra anladım ki mutluluklar gibi acılar da yaşanmalı gereğince. Gülümsemekten çekinmediğimiz gibi ağlamaktan da çekinmemeliyiz yeri geldiğinde. Acı da sevinç de insanlar içindir ve bunları bastırmaya çalışmak oldukça gereksiz hatta zararlıdır. Bir yarayı sardığını sanıp saklamak ancak oyalanmak olarak nitelendirilebilir ve bu durum on beş yıl bile sürse mutlaka her şey ortaya çıkacaktır.
"Boş yere canı yanmaz insanın. Ya bir eksiklik vardır geleceğe dair ya da bir fazlalık geçmişten gelen." Fuzuli
İşte bu yazının bilgilendirici linki. Ayrıntılı bilgiler buradaaa...:)
http://www.adnancoban.com.tr/kayiplar_ve_yas.html
Not: İlk yazımın konusu size diğer yazılarımın da içerik bakımından aynı olacağını bildirmemektedir. Bu durum izlenilen filmin konusuyla bağlantılı olarak ortaya çıkmıştır. Eee demiştim size molaya hazır mısınız diye... :)
Not: İlk yazımın konusu size diğer yazılarımın da içerik bakımından aynı olacağını bildirmemektedir. Bu durum izlenilen filmin konusuyla bağlantılı olarak ortaya çıkmıştır. Eee demiştim size molaya hazır mısınız diye... :)
Yorumlar
Yorum Gönder